16 Ağustos 2010 Pazartesi

Katil Lambağğ

Uzun süre ayrı kalkdıktan sonra buraya bir şeyler dökmek zor bir mesele haline dönüşüyor. Öyle ki etrafıma bakıyorum - bu genelde masanın üzeri oluyor - ne ile ilgili bir nane yazayım sıkıntısı paralelinde durup sonra sonra -ha siktir lan- diyorum. Sebebinide sizlerle paylaşmadan duramıyacağım sanırım.

Günlerden bir gün , fakültenin önünde Erdemle ders öncesi ağır muhabbete girmişiz. Ortam pek bi entel , çıldırmışız ki Orta Asya Türklerinin yaşam şekillerinin bilinç altımıza ne şekilde etki ettiğini falan tartışıyoruz. Ne ise , sonra sınıftan bir karı gelip Erdeme selam verme hususuyla aramıza oturuveriyor. Eh tanımam etmem kendilerini lakin pek bi malzemik karakter olduğu aşikar gibi görünen slowcore yaşayıp tiky geçinen bir birey. Oturma düzenimizin de ortama katmış olduğu ağır hava hususunda bankta aramıza aldığımız karının yanı başlarında laklak muhabbete devam ediyoruz. Kitaplardan alıntı falan da yapıyoruz hatta. Neyse şu kitapta şöyle diyordu bu kitapta şöyle diyordu şu yazar bu yazar giderken karı 2-3 dk duran sessizliğini -pardon yağğ- diyerek kesti. Herşey güzel hoş falan ilerlerken , Erdemle ikimizde sanki anlaşmış gibi birden susup karıya döndük ki bu karıda ayrı bi stres oluşturdu. Sonra karının söylediği ve kafamızı dandan siken pasajı yazıyorum.

"Yağğ Stephan King ile işte konuşmuşlar falan , şey demişler King'e yaağ kitap yazarken nelerden ilham alıyorsunuz kiğğ? İşteğğ Kingde şeyğ yapmış , şey masaya bakmış işteğğ orda bir tane lamba görmüş falağn işte. Sonra durup şeyğ demiş masanın üzerini göstererek. Lamba işteğğ , onunla ilgili yazabilirim mesela. KATİL LAMBA demişş"

Ha siktirler ki ha siktiri bir şok yaşadıktan sonra tamam abi hadi gidelim edasıyla sınıfa doğru koşar adam uzaklaşmış bulunup , acaba -bu karı ne anlatmak istedi ulan- ambalesi yaşayıp mutlak sessizliğe gömüldüm ders boyunca. Orta Asya Türklerinin sosyolajik yapısı vs. Katil Lamba ikilemi arasında ilinti kurabilen bir birey olmasından mütevellit alnından saygı ile öpmeyi istedim sonraları ama pek bi zayıf karakterli birey olduğumdan , bu eşsiz bireye 5 metre bile yaklaşamadım senelerce. Utanç duyuyorum.

Neyse her yazma sıkıntısı çektiğimde aklıma masa gelir , masadan bu hikaye gelir. Aklım durur , yazmaktan vazgeçerdim. Ama artık böyle bir şey olmayacak. Bir şeyler yazdığıma mı sevineyim içimi döküp bu lanetten kurtuluduğuma mı bilemedim vallahi. Neyse ben sigara ve leş kolamı içip , yaz okulu final dönemine odaklanıyım en iyisi.

ALLAHA EMANET OLUN!

Hiç yorum yok: